Doğu Akdeniz’in Asyaport’lara ihtiyacı var
Küresel Deniz Taşımacılığı için Doğu Akdeniz, Sicilya Adasının doğusunda kalan, içinde Karadeniz’in de olduğu deniz alanıdır. Türkiye’nin Doğu Akdeniz Bölgesi ise Mersin-Adana-Hatay illerimizin kıyılarıdır. Dolayısıyla Türkiye’nin Doğu Akdeniz’i, tüm Doğu Akdeniz içinde jeostratejik ve jeopolitik üstünlüğe sahip olan küçük bir kısmıdır. Bu üstünlük pek çok nedenden kaynaklanır. Bölgenin bir üretim, lojistik ve enerji merkezi olması en önemli nedenlerdir.
Küresel deniz ticaret rotalarında Doğu Akdeniz neden önemlidir?
Doğu Akdeniz, üç kıtanın kesişim noktasıdır. Bu nedenle üç kıtanın denizidir. Trans-Pasifik ve Trans-Atlantik rotaları ile birlikte dünyanın en önemli üç deniz ticaret rotasından birisi olan Uzak Doğu-Avrupa rotasının üzerindedir. Bu rotada dünyanın en yüksek kapasiteli konteyner gemileri ile her yıl yaklaşık 35 milyon TEU konteyner her iki istikamette yol alır. Bunun 25 milyon TEU’su dolu konteynerdir, onun da 17 milyon TEU’su Uzak Doğu Avrupa yönünde gider. Bu konteyner hacmi gemide taşınandır. Bu hacmin en az dört katı (yükleme, boşaltma, aktarma gibi işlemlerle) limanlara elleçleme olarak yansır.
Kapasitesi 24 bin TEU’yu bulan 400 metrelik mega gemiler Uzak Doğu-Avrupa hattı boyunca 9-10 civarında liman uğrağı yaparken en az bir uğrağını Doğu Akdeniz’de yapar. Doğu Akdeniz’de yer alan konteyner terminallerinde yıllık yaklaşık 40 milyon TEU hareket olur. Bu hareketin 12,5 milyonu Türkiye, 8 milyonu Mısır, 6 milyonu Yunanistan, 4 milyonu Levant bölgesi (İsrail, Lübnan, Ürdün vb.), 3 milyonu Malta ve yaklaşık 2,5 milyon TEU’su da Karadeniz ülkelerindeki limanlarda işlem görür.
Doğu Akdeniz imanlarda elleçlenen konteynerin en az yarısı aktarma konteynerdir. Doğu Akdeniz’de 20 milyon TEU’yu bulan bu aktarma konteyner hacminden Türkiye’nin aldığı pay 3 milyon TEU’dur. Bu hacmin de yarısı, yazının sonunda bahsedeceğim yaşı oldukça genç bir limanımız tarafından elleçlenmektedir.
Bu veriler mevcut gerçeklerdir. Türkiye, “Hubların habı” olan Doğu Akdeniz’de en uzun sahil şeridine sahip olan, Mersin-Adana-Hatay kıyı şeridi üzerinden Orta Doğu, İran ve Türki Cumhuriyetlere, oradan Uzak Asya’ya uzanan, Irak üzerinden Basra Körfezine bağlanan, boğazları ile Karadeniz için alternatifsiz güzergâh olan bir ülkedir. Dolayısıyla konteyner aktarma potansiyeli 3 milyon TEU’nun çok üzerindedir.
Peki Türkiye’nin Doğu Akdeniz’i, bu potansiyele hazır mıdır?
Kesinlikle değildir. Kısa vadede bölgedeki konteyner elleçleme kapasitesinin geliştirilmesi gerektiği açıktır. Mevcut limanlarda kapasite arttırmaya yönelik girişimler ve potansiyeller, doğal afetler de dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle sınırlı kalmıştır. Diğer yandan bölgede kâğıt üzerinde, (mevcut limanların haricinde) toplam kapasitesi 20 milyon TEU’yu geçen en az yarım düzine konteyner terminali projesi olsa da uzun yıllardır bu liman inşaatlarının başladığına ilişkin somut bir gelişme olmamıştır. Hiçbir girişimi ve çabası olmayan projeler hayata geçmeyecekse neden vardır?
Kapasite, bir limanın yaptığı değil yapabileceği yük hacmidir
Henüz hayata geçmeyen projelere mevcut limanların kapasiteleri de eklendiğinde Türkiye’nin Doğu Akdeniz’inde toplamda 25 milyon TEU’yu bulan bir kapasite öngörüsü var. Evet bölgenin yeni kapasitelere ihtiyacı var ancak bu kadar da değil. Bölgede bir proje enflasyonu olduğu açıktır. Diğer yandan acilen nitelikli, hızlı ve etkili adımlara ihtiyaç vardır. Bu noktada Marmara gibi limancılık sektörümüzün en yoğun olduğu bölgemizde henüz 10 yılı bulmayan bir açılımı örnek olarak göstermek isterim. Ki 10 yıl önce Marmara’da yeni liman kapasitesi ihtiyacı, şu an Doğu Akdeniz bölgemizdeki gibi kırmızı sinyal de vermiyordu. Dolayısıyla bu yatırım çok başarılı bir vizyon çalışmasıdır.
Konteyner terminali liginin yeni lideri: Asyaport
Kuruluş aşamasında konumu nedeni ile pek çok kesim tarafından eleştirilen Asyaport, hizmete alındığı 2015 yılından itibaren sektöre oldukça iddialı bir giriş yapmış, daha ikinci yılında transit konteynerde liderlik koltuğuna oturmuş, 6 yıl gibi kısa bir sürede Doğu Akdeniz’in aktarma merkezi ve Türkiye’nin ikinci büyük limanı haline gelmiştir. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hizmet İhracatçıları Birliği (HİB) tarafından Liman İşletmeciliği Hizmetleri kategorisinde üst üste birinci olan Asyaport, 2024 yılının ocak ayında yeni bir seviyeye çıkmış ve Türkiye’nin lider limanı olmuştur. Bu liderlik şubat ayında rekorlarla sürmüştür. Liman şubat ayında 29 gün gibi bir sürede 206 bin TEU elleçleme yaparak Türkiye rekoru kırmıştır. Rekorların sürmesi ve limanın yakın gelecekte 4 milyon TEU hedefine ulaşması beklenmektedir. Son derece modern ekipmanlar ve altyapılarla donatılan Asyaport aynı zamanda dünyada en fazla konteyner elleçleyen ilk 100 liman arasındadır.
Son söz…
21. yüzyılın başından bu yana yaşadığımız gelişmeler ve Türkiye’nin tedarik zinciri koridorlarında bypass edilme çabaları dikkate alındığında kaybedilecek zamanın olmadığı açıktır. Güzel ülkemizde ne yapmak istediğini ve nasıl yapılacağını bilen gerçek liman yatırımcılarının somut adımlar atması gerekmektedir. Bu adımların nasıl atılacağı konusunda uzağa gitmeye ya da yeni keşiflere gerek yoktur. Bir ülkenin stratejik konumunun toplum menfaatine nasıl kullanılabileceğinin somut örneği için ülkemizdeki bir limana, Asyaport’a bakılabilir.
Kaynak: https://www.7deniz.net/dogu-akdenizin-asyaportlara-ihtiyaci-var